Bu yöntemler içerisinde en çok kabul
görmüş olan hemen hepimizin aşina olduğu; her okulda, kurumda, yayında ve daha birçok
alanda karşılaştığımız “Merkatör Projeksiyonu” esas alınarak çizilmiş olan
dünya haritasıdır.
Projeksiyona adını veren, 16. yüzyılın en önemli matematikçileri ve kartograflarından biri olarak anılan Gerardus Mercator, bu haritayı 1569’da hazırladı. Haritanın kerte hattını esas alıyor olması, denizcilik açısından oldukça kullanışlı olmasını ve bu sebeple de popüler olmasını sağladığı muhakkak.
Fakat günümüzde bu popülerliğin
politik amaçlar doğrultusunda oluştuğu ve gerçekte haritanın büyük bir
propaganda malzemesi olduğu iddia edilmekte. Projeksiyonun Dünya’yı belki
sosyal açıdan algılayışımızı değil ama fiziksel algılayışımızı kesinlikle yanılttığı vurgulanmakta.
Şöyle ki; 1500'lü yıllarda hazırlanan harita, döneminin teknik imkansızlıkları nedeniyle bilhassa kuzey ve güney uçlarda gerçeği yansıtmayan ölçümler ve son derece yanlış hesaplamalar ortaya koymakta.
Ölçeklendirmesi hakkında net
bilgiler verilmeyen Merkatör Projeksiyonundaki büyük hatalar ilk olarak dünyayı
gezmek için denizlere açılan kâşifler ve astronomlar tarafından fark
ediliyor. Bu tespitler bazı konferanslarda paylaşılınca, projeksiyona paralel
ve meridyenler eklenerek, kuzey ve güneydeki paralel-meridyen aralıklarının
boyutu yeniden düzenleniyor. Hatta astronom James Gall' ın çalışmaları
sonrasında, haritalara "Güney Amerika, Grönland'ın beş katı
büyüklüğündedir" notu düşülüyor.
Yine antik haritalar üzerine
çalışma yürüten araştırmacılar, antik çağlardaki kaşiflerin haritalarının, bilinen dünya haritasından belli başlı özelliklerle farklılaştığını
tespit ediyorlar. Çalışmalarını derinleştirdiklerinde ise bizlere sunulan dünya
haritasının önemli bir bölümünün yalandan ibaret olduğunu anlıyorlar.
Alman araştırmacı Arno Peters 1974
yılında, çalışmalarını tüm dünya ile paylaşıyor. Ve geliştirdiği Peters-Galls
Projeksiyonu bilim çevrelerince dünyanın gerçeğe en yakın haritası olarak kabul
ediliyor. Ama ne hikmetse bu haritalar ne okullara ne kurumlara girebiliyor ne
de medya tarafından yayınlanıyor. Bilimsel her türlü gelişmeye kucak açan
insanlık, neden Merkatör Projeksiyonu gibi ilkel, teknik hatalarla dolu bir
ölçüme bağlı kalmakta bu denli ısrar ediyor?
Belki bu sorunun cevabına bu
projeksiyonun kimlerin işine yarayabileceği üzerine tefekkür ederek bir nebze yaklaşabiliriz.
Öncelikle gerçek dünya haritasının
merkezinde Kuzey Afrika ile Orta Afrika civarında bir bölge mevcutken, o
dönemdeki sömürgeci Avrupa’yı merkez olarak kabul eden projeksiyonun algımız üzerinde nasıl bir etki yapacağını sanıyorum tahmin
edebilirsiniz.
Yine çok iyi bildiğimiz dünya
haritasını gözümüzün önünde canlandırmaya çalışalım. Dünya’ya hâkim bir noktada
konumlandırılan İngiltere oysaki gerçek projeksiyonda kuzey denizinde ufak bir adadır.
Baltık ülkeleri gerçek dünya haritasında kuzeye sıkışmış ülkeler konumunda olsalar da Merkatör Projeksiyonu sayesinde daha gözle görülür bir alanda karşımıza çıkarlar. Dünya haritasında neredeyse kendisinden 15 kat büyük olan Afrika kıtasına yakın ölçülerde çizilen Grönland, gerçek dünya haritasında ise kuzeye sıkışmış çok dikkatli gözlerle bakılmasa fark edemeyeceğiniz küçük bir ada görünümündedir.
Yine örnekleri çoğaltmak
gerekirse devasa bir ülke gibi duran Kanada, gerçek boyutlarından çok daha
büyük görünen Rusya ya da mevcut durumlarından çok daha küçük gösterilen Çin,
Hindistan, İran ve Arap Yarımadası…
Küre şeklinde bir cisim düzleme
çevrilirken eğilmeler ve bükülmelerle karşılaştığı için yanıltıcı bilgiler verebilir
mi elbette. Fakat bu eğilip bükülmeler kuzey ve güneydeki alanları abartılı bir
şekilde büyük gösteremeyeceği gibi dünyanın ortasında yer alan devasa bir
kıtayı da olduğundan çok daha küçük göstermez. Bu da bizlere sorunun geometri değil, politiktir olduğunu düşündürmekte.
Dünya haritasının bu haliyle gelişmiş
ülkeleri algılayış biçimleri açısından diğer ülkeler üzerinde bir etkisinin
olup olamayacağı elbette tartışılır. Lakin günümüzde gerçek alanları
yansıtmakta çok daha başarılı olan projeksiyonların kullanılmadığı, Mercator Projeksiyonun
kusurlu görünümüne rağmen "doğru dünya haritası" olarak nesilden
nesile aktarılmaya devam ettiği de su getirmez bir gerçek.
Belki de gelişmiş ülkeler
kendilerini olduklarından çok daha büyük ve merkezci olarak atfeden algıyı değiştirmek istemiyorlardır
vesselam.
Resim <a
href="https://pixabay.com/tr/users/theandrasbarta-2004841/?utm_source=link-attribution&utm_medium=referral&utm_campaign=image&utm_content=1264062">TheAndrasBarta</a>
tarafından <a
href="https://pixabay.com/tr/?utm_source=link-attribution&utm_medium=referral&utm_campaign=image&utm_content=1264062">Pixabay</a>'a
yüklendi
Kaynakça:
Leonard Orr, Joyce, Imperialism and Postcolonialism
http://books.google.com.tr/books?id=sGAzK28kiP8C&dq=mercator+projection+imperialism&hl=tr&source=gbs_navlinks_s
Mark Monmonier, Rhumb Lines and Map Wars: A Social History
of the Mercator
Projectionhttps://play.google.com/store/books/details/Mark_Monmonier_Rhumb_Lines_and_Map_Wars?id=nvwu4Ba_Qp0C
Alvin Toffler, Üçüncü Dalga
https://www.goodreads.com/book/show/18397794-nc-dalga
Yorumlar
There is a gambling 사설사이트 site for online 온라인 카지노 사이트 casinos 메이저벳 that offer no deposit bonus codes, 꽁 머니 토토 사이트 but you can find the ones that are safe and 제왕카지노 legal in India.